Türkiye'de geçen yıl Kovid-19'un da etkisiyle evlenme ve boşanmalar azaldı.
Mersin’de ise geçen yıl hem evlenen hem de boşanan çiftlerin sayısı azaldı.
Mersin'de geçen yıl hem evlenen hem de boşanan çiftlerin sayısı azaldı. Türkiye genelinde 2019 yılında 542 bin 314 çift evlenirken, 2020 yılında bu sayı yüzde 10,1 azalarak 487 bin 270 olarak gerçekleşti. Boşanan çiftlerin sayısı ise 2019 yılında 156 bin 587 iken 2020 yılında yüzde 13,8 azalarak 135 bin 22 oldu.
Bu da pandeminin getirdiği belirsizlikle alakalı. Boşanmak, yeni ev açmak da ucuz bir şey değil. Çalışmayan insanlar için boşanmak yapılabilecek bir şey değil. Kendi başına ayakta durmak problemi var. Boşanıp nereye gideceksiniz. İnsanlar kira vermekte, iş bulmakta zorlanıyor. Bu yüzden boşanmanın düşüşünü ben, boşandığın zaman başına ne geleceğinin tespit edilememesine bağlıyorum. İnsanlar boşanmayı da erteliyor olabilirler.
Türkiye’deki boşanmaların en önemli nedeni geçimsizliktir. Her yıl bu oranlarda artışın olduğu gözlenmektedir. Buna ilaveten, İstatistik Enstitüsü verilerine göre, boşanma nedeni olarak ikinci ve üçüncü sırada terk ve zina yer almıştır. Ancak, bu iki nedene bağlı boşanma oranlarında her yıl belli bir azalma olduğu görülmektedir.
Türkiye’deki evliliklerde, çocuk sayısı arttıkça, buna bağlı olarak boşanma oranında azalmaların olduğu dikkat çekmektedir. Bu verilere göre ailedeki çocuk varlığı,boşanma olaylarını önleyen unsurlardan biri olarak görülmektedir. Burada düşünülmesi gereken noktalardan bir tanesi de, çocuk varlığı boşanmayı etkileyen önemli faktörlerden biri olmakla birlikte, genel olarak çok çocuklu ailelerin daha muhafazakar bir yapıya sahip olmaları ve aile geleneklerine bağlı bulunmaları ve dolayısıyla boşanma konusuna pek sıcak bakmamalarıdır.
Türkiye'de boşanmaların öğrenim seviyesine göre de azalma gösteren bir eğilim içerisine girdiği görülmekle birlikte, bu noktada cinsiyete göre farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Bu farklılıklar erkeklerde eğitim seviyesi yükseldikçe boşanma oranında artış, kadınlarda eğitim seviyesi yükseldikçe boşanma oranında azalma şeklindedir.
Ekonomik olarak insanların belirsizliği ve işgücünün dışına çıkmalarıyla evlilik ve boşanmanın beraber düşmesi arasında yakından bir ilişki var. İnsanlar boşanmaktan da korkuyorlar, evliliğe de paraları yetmiyor. Evlenmeyi öngöremiyorlar. Bu ikisini bir arada değerlendirmek lazım. Yani evlenme verilerine bakarken bir yandan da istihdamda ne olup ne bittiğine bakmak gerekir.
Tüm bunlara rağmen gerçek olan tek bir bağ aile bağıdır, sevginin en güçlü hali ise ailedir, sevgiyle kalın.