Son dönemde Akdeniz sahillerinde kıyıya oldukça yakın noktalarda görülen köpek balıkları, deniz keyfi yapmak isteyen tatilcilerde tedirginliğe yol açtı. Sezon öncesi ortaya çıkan bu görüntüler, vatandaşları tedirgin etse de uzmanlar, köpek balıklarının kıyılara yaklaşmasını normal olarak değerlendiriyor. Son dönemlerde köpek balıklarının nadir de olsa kıyılara yakın noktalarda görülmesini uzmanlar birkaç sebebe bağlayarak, pek de korkulacak bir durum olmadığını dile getirdi.
SOSYAL MEDYANIN ETKİSİ
Bu konuda Akdeniz'de çalışmalar yapan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Deniz Ayas, Türkiye karasularında kısa yüzgeçli mako, esmer köpek balığı, camgöz, mavi köpek balığı gibi birçok türün bulunduğunu söyledi. Bu türlerin kıyılara yakın noktalarda görülmesine değinen Ayas, bu durumun sadece Türkiye'ye özgü olmadığını, başta Akdeniz olmak üzere birçok ülke kıyılarında köpek balıklarının gözlenmesinde artış yaşandığına dikkat çekti. Köpek balıklarının bu davranışlarını birçok etkenin şekillendirdiğini vurgulayan Ayas, "Sadece Mersin Körfezi'nde değil, tüm denizlerde daha fazla büyük köpek balıkları türlerini kıyılara yakın alanlarda görmeye başladık. Bunun temel sebeplerinden biri, denizde faaliyeti olan hemen herkesin yüksek çözünürlüklü kameralar kullanması ve artık sosyal medyada dünyanın bir yerinde çekilen fotoğraf veya videolarının aynı anda tüm dünyada görüntülenebiliyor olmasıdır. Artık teknolojinin hayatımıza girmesiyle; denizdeki türlerin hayatımıza çok kolay bir şekilde anında yansımasıyla alakalı bir boyutu var bunun" diye konuştu.

"AVLARIN PEŞİNDEN GELEN KÖPEK BALIĞI TÜRLERİ VAR"
Denizlerde aşırı avcılık olduğunu vurgulayan Ayas, "Bundan kaynaklı besinlerini denizlerin farklı alanlarında avlayan ya da avlarının peşinde gezen köpek balığı türleri besin kıtlığına bağlı sahillere yönelmiş olabilirler. Bununla ilgili çok sayıda örnek var. Özellikle kıyı ekosistemlerindeki yaşayan avların peşinden gelen köpek balığı türleri var. Yoğun olarak görünen köpek balıkları aslında kum köpek balıkları ve Mako köpek balıkları. Mersin Körfezi'nde de Antalya'da da aslında bu iki tür köpek balıklarının çok yoğun olarak bireyleri görülüyor" diye konuştu. İklim değişikliğinden kaynaklı deniz yüzey suyu sıcaklıklarının artmasının, köpek balıklarının avlarının göç desenlerinde de değişiklik yaptığını ifade eden Ayas, "Türler, artık daha sıcak alanlardan kaçarak daha farklı bölgelere yer değiştirebiliyor. Köpek balıkları da avlarının peşinden alan değiştirebiliyor. Daha kuzeye çekilebiliyorlar, açık kıyı arasında gidip gelebiliyorlar. Bazı köpek balığı türleri ise özellikle kum köpek balığı türleri, Doğu Akdeniz'deki nehir girdilerinin olduğu bölgeleri hem yavrulama hem yavru bakım alanı olarak kullanıyorlar. Biz de onları belirli mevsimlerde bu bölgelerde görebiliyoruz" şeklinde konuştu.
"KIYIDAKİ İNSANLAR İÇİN BİR TEHDİT OLUŞTURMUYOR"
Tüm bunlara rağmen korkulacak bir durum olmadığına işaret eden Ayas, "Ülkemizin sahilleri, turizm açısından ve köpek balıkları açısından dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip. Tabii belli dönemlerde köpek balıkları belli noktaları üreme ve yavru bakım alanı olarak kullanmak için gelebiliyorlar ama bunların turizm bölgeleri dışındaki alanlar olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Onun dışında köpek balıkları özellikle Akdeniz'in orta kısımlarını kullandığı için özellikle de turizm sezonu içerisinde insan ile karşılaşmalarının çok nadir olabileceğini söyleyebilirim" ifadelerini kullandı. Kıyıya yakın bölgelerde görülen köpek balıklarının, balıkçıların olta ile yakaladıkları türler olduğunu ifade eden Ayas, "Bunların aslında çok yoğun bir şekilde kıyı bölgelerinde değil, özellikle kıyıdan 1,5 kilometre açıkta yakalanan bireyler olduğunu görüyoruz. Bu bölgelerde köpek balıkları bulunabiliyor, özellikle 'Juvenil' dediğimiz daha küçük boydaki köpek balıkları bu bölgelerde bulunabiliyor ve bunlar kıyıdaki insanlar için bir tehdit oluşturmuyor. Turizm faaliyetleri genelde sahil, kumul alanlarda gerçekleştiği için bu gözlenen kum ve Mako köpek balığı türlerinin bu alanları turizm sezonu içerisinde kullanması neredeyse imkansıza yakın. O anlamda da 'Türkiye'deki denizler, köpek balığı riski açısından çok güvenlidir' diyebiliriz" ifadelerini kullandı.
"EKOSİSTEMİN SAĞLIĞI AÇISINDAN BU TÜRLERİN HAYATTA KALMASI GEREKİYOR"
Olta avcılığı yapanların nadir de olsa köpek balıkları ile karşılaştığını belirten Ayas, şöyle devam etti: "Köpek balıklarının birçok türünün nesli kritik derecede tükenme noktasında. Bu nedenle oltayı uygun bir şekilde çıkartarak, bu hayvanları denize tekrar canlı olarak göndermek, türlerinin korunması açısından önemli. Bu noktada özellikle amatör balıkçılar ve olta balıkçıları açısından bir farkındalık olması gerekir. Çünkü çok yemli olta sistemleri kullandıkları için köpek balıklarını çok daha fazla yakalıyorlar. Köpek balıklarının hepsinin doğada ekolojik bir rolünün olduğunu, özellikle ekosistemde biyoçeşitliliğin regülasyonunu gerçekleştiren türler olduğunu düşünürsek, ekosistemin sağlığı açısından bu türlerin hayatta kalması gerekiyor." Mersin'de hobi olarak balık avlayan Çınar Küçük, geçen ay oltasına takılan yaklaşık 120 santimetre boyundaki Mako cinsi köpek balığını, yüzgecine takılan olta iğnesini çıkarıp bir süre eliyle tutarak yüzdürdükten sonra denize geri bırakmıştı. (İha)