Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Şehir Tiyatrosu, yazar Güngör Dilmen’in eseri ‘Ben Anadolu’ ile Uluslararası Akdeniz Tiyatro Ödülleri’nde büyük bir başarıya imza attı. Oyun, ‘Yılın Oyunu’ ödülüne layık görülürken, eserin başarılı oyuncularından Ömür Sevgi Çil ise ‘Yılın Oyuncusu’ ödülünü kazandı. Sahne önü ve arkasında yalnızca kadınların görev aldığı ‘Ben Anadolu’ oyunu, bu yönüyle kadın emeğinin sanattaki gücünü simgeliyor. Prömiyerini 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Mersinli kadınlarla yapan eser, ödüllerle de bu anlamlı duruşunu taçlandırdı. Sanatın birleştirici ve ilham verici yönüne katkı sunan bu başarıların gururu ile ‘Ben Anadolu’, yeni sezonda da izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.

ÖZDÜLGER: “BİZİ GERÇEKTEN ÇOK GURURLANDIRAN BİR SONUÇ ALDIK”

Mersin Şehir Tiyatrosu olarak bir gururu daha yaşadıklarını kaydeden Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü, Opera Sanatçısı Bengi İspir Özdülger, Mersinli sanatseverler ile başarının gururunu yaşadıklarını vurguladı. ‘Ben Anadolu’nun 2024-2025 sanat sezonunda prömiyeri gerçekleştirilen bir oyun olduğunu kaydeden Özdülger, “Özellikle 5 kadın oyuncunun yer alması ve Anadolu’nun değerli toprakları üzerindeki doğru ve güçlü kadın figürlerini de göstermesi açısından, prömiyerinin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü haftasında olmasını çok arzu etmiştik” dedi. Oyunun rejisini bir önceki dönem Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt’un üstlendiğini söyleyen Özdülger, “Rejisiyle, kostümleriyle, dekoruyla ve oyuncuların performansıyla içimize sinen, bizi gerçekten çok gururlandıran bir sonuç aldık. Bunun ödülsüz olmayacağını hepimiz hissediyorduk. Nitekim Uluslararası Akdeniz Tiyatro Ödülleri’nde ‘En iyi oyun’ ve ‘En iyi oyuncu’ ödülüne layık görüldü” sözlerine yer verdi.

“YURTDIŞINDA DA ADIMIZDAN SÖZ ETTİRMEK İSTİYORUZ”

Mersin Şehir Tiyatrosu’nda emek veren herkes adına büyük bir gurur yaşadıklarını söyleyen Özdülger, “Bu başarının daha da güçlenmesini, büyümesini; sadece ülkemizde değil, yurt dışında da adından söz edilir hale gelmesini çok arzu ediyoruz. Burada bizim bu anı yaşamamızın en büyük mimarı olan, başarıya en iyi şekilde ulaşmamız için yol açan değerli Başkanımız Sayın Vahap Seçer’e de teşekkür ve şükranlarımı sunmak istiyorum. Çünkü O’nun bize verdiği destek sayesinde, biz kendimizi daha rahat hissediyor ve güçleniyoruz” dedi. ‘Ben Anadolu’ oyununun kendileri için bir örnek teşkil ettiğini sözlerine ekleyen Özdülger, “Mersin’de gerçekten iyi bir tiyatro seyircisi potansiyeli var. Biz, var olan seyircinin hem yaklaşımını hem bakış açısını hem de duyarlılığını daha da artırmak istiyoruz. Bu noktada daha nice başarılar elde edeceğimizden hiç şüphemiz yok. Sanatçıların beslendiği nokta alkıştır, seyircinin oyunu ilgiyle izlemesidir. Bu doğrultuda sanatseverlerin bizi yalnız bırakmadığını görmek, bizi ayrıca gururlandırıyor ve mutlu ediyor. Daha nice başarıları yaşamak, paylaşmak arzusundayız” diye konuştu. 2025-2026 sanat sezonu için de çağrı yapan Özdülger, “Birbirinden güzel eserlerle, yine ödüllerle buluşacağımız güzel bir sezonun hazırlığındayız. Provalarımız başladı. Sanatseverlerimizi mutlu edeceğimiz bir sanat sezonu ile karşılarına çıkacağız” ifadelerini kullandı.

ÖZMEN: “İNSANLARIN HİKÂYELERİNİ ANLATMAK BİZİM İŞİMİZ”

Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Oyuncusu ve Genel Sanat Yönetmeni Yardımcısı Ceren Özmen, Uluslararası Akdeniz Tiyatro Ödülleri’ne her 2 ödül için de teşekkür etti. Oyunun hikâyesi hakkında bilgi vererek konuşmasını sürdüren Özmen, “Oyunda bolluğun, bereketin ve dişi gücün simgesi olan Tanrıça Kibele ile başlayan yolculuğumuzu, Cumhuriyet Dönemi’nde küçük bir kasabada yaşayan Anafartalı Zehra ile sonlandırıyoruz” diye konuştu. Güngör Dilmen’in kaleme aldığı oyunun, mihenk taşı eserler arasına girebilecek bir oyun olduğunu ifade eden Özmen, “Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu olarak böyle bir oyunu repertuvarımıza almak ve onun yaratım sürecini heyecanlı bir şekilde tamamlayıp Mersin’de tiyatroseverlerle buluşturmak bizim için çok önemliydi. Prömiyer tarihimiz de bizim için önemliydi, çünkü geçtiğimiz sezon 8 Mart haftasında ilk gösterimimizi gerçekleştirdik ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadın oyuncularımızla, kadın hikâyelerimizi, kadın seyircilerimize aktarmak çok gurur vericiydi ve çok heyecanlıydı” ifadelerine yer verdi. Özmen, seyircilerin temsil esnasında 5 kadın oyuncu ile karşılaşacağına dikkat çekerek, “Büyük ve çok güzel bir ekibiz. İnsanların hikâyelerini anlatmak bizim işimiz. Hangi dönem olursa olsun, her kadının ve her insanın hikâyesi çok özel. Özellikle günümüzde birbirimizle daha sağlıklı, daha yaratım içinde bulunduğumuz paylaşımlarla bir arada olmak bizim için gurur verici” dedi.

ÇİL: “KÜLTÜREL OLARAK SAĞLADIĞIMIZ KATKILARDAN DOLAYI ÇOK GURURLUYUZ”

Unutulan hikâyeleri ekip olarak yeniden gün yüzüne çıkartıp sahnelemekten duydukları memnuniyeti de dile getiren Özmen, “Tarihin tozlu raflarında kalmış ve hikâyeleri unutulmuş gibi görünen karakterleri, o raflardan çıkarıp Mersinli tiyatroseverlerle buluşturmak bizim için çok önemli. ‘Ben Anadolu’ yeni sezonunda da seyircilerle buluşmaya devam edecek” diye konuştu. İstanbul’dan Mersin’e taşınan ve 5 yıl önce yapılan sınavda başarılı olarak Şehir Tiyatrosu’nda oyuncu olan Ömür Sevgi Çil, “Güzel işler yapıyoruz, yapacağız da. Son oyunumuz Ben Anadolu’ydu. Onunla güzel bir kapanış yaptık” dedi. ‘Ben Anadolu’ oyunu ile Uluslararası Akdeniz Tiyatro Ödülleri kapsamında ödül alan Çil, “Güzel bir his. Aynı yıl içinde hem oyun dalında hem de oyuncu dalında ödül almak keyifli” diye konuştu. Mersin halkını oyunlara davet eden Çil, “Mersin halkı oyunlarımıza gelsinler. Onları bekleyen çok güzel oyunlarımız var. Kültürel olarak bu topluma ve Mersin halkına sağladığımız katkılardan dolayı çok gururluyuz. Bunun devamının gelmesi için elimizden geleni yapacağız. Aldığımız ödüllerin heyecanıyla da yeni sezona başlayacağız” dedi.